DAFS’nin Karlıova ile Ermenistan arasında kalan bölümü KDAFS olarak bilinmektedir. Geniş bir kesme zonu olan KDAFS, birbirlerine paralel olarak gelişmiş KD-GB doğrultulu, sol yönlü ve ters bileşenli birçok kısa fay segmentlerinden meydana gelmektedir. Bu faylar, 15-20 km uzunlukta Kelkit fayı, Erzincan’ın hemen kuzeybatısından başlayan ve kuzeydoğuya doğru 150 km devam eden Akdağ fayı, Tortum güneybatısı ile Aşkale ilçesi arasında uzanan Aşkale fayı, Çat civarından başlayan, Erzurum, Dumlu, Tortum ve Oltu boyunca uzanan Dumlu fay zonu ile Tekman ile Gaziler arasında uzanan Çobandede faylarıdır (Gülkan vd. 1993).

KDAFS ile Karlıova-Muradiye arasında yer alan bölgede, KB-GD doğrultulu kısa uzunluklara sahip olan sağ yönlü doğrultu atımlı faylar yer alır. Bu bölge, 100 km uzunlukta Balıklıgölü fayı, 55 km uzunlukta Çaldıran fayı, 50 km uzunluktaki Doğubeyazıt fayı, 50 km uzunlukta Tutak fayı ve 85 km uzunlukta Karayazı fayından oluşur (Gülkan vd. 1993). Karlıova üçlü birleşim noktasının yakınında, KAFS ile DAFS’nun periyodik olarak birbirlerini ötelemesi sonucu, KB-GD ve KD-GB doğrultulu kısa uzunluklarda sağ ve sol yönlü doğrultu atımlı fay takımları gelişmiştir. Karlıova birleşim noktası ile Muradiye arasında kalan bölümde, Malazgirt’in doğusunda 20 km uzunlukta KD-GB doğrultulu sol yönlü Malazgirt fayı ve Erciş ile Adilcevaz arasında uzanan 30 km uzunlukta sol yönlü Süphan fayı yer almaktadır. Ayrıca KB-GD doğrultulu ve sağ yönlü 20 km uzunlukta Erciş fayı ile Muradiye ilçesinin hemen yakın kuzeydoğusu ile İran sınırları arasında uzanan 45 km uzunlukta Hasan-Timur gölü fayları bulunmaktadır (Gülkan vd. 1993).

DASB’de 1900-2000 yılları arasında hasar yapıcı ve yüzey kırığı meydana getirmiş toplam 22 deprem (Ms ≥5.5) olmuştur. Bunlardan 5 deprem, KDAFS üzerinde meydana gelirken, diğer 9 deprem, KDAFS’nin güneyinde yer alan faylar ile Karlıova-Muradiye arasında yer alan diğer iki bölgede meydana gelmiştir. Diğer yandan Kafkaslar’da yer alan bindirme faylarının oldukça diri olup ve bu faylar, DAFZ’nun Ermenistan’a doğru olan uzantları şeklinde yorumlanmaktadır (Tirifonov 1995).

Türkiye’nin KD’sunda Yer Alan Diri Faylar: KD Anadolu’da ve Ağrı’nın kuzeyinde ve çoğu ülke sınırları dışında kalan faylar, bu başlık altında toplanmıştır (Şaroğlu vd. 1987). Bu faylardan ilki, Ağrı Dağı’nın kuzeyinde ve bir kısmı Türkiye sınırları içinde uzanan yaklaşık 60 km uzunlukta ve K40B gidişli Iğdır fayıdır. Bu fayın 50 km doğusunda, aynı doğrultuda ve 80 km uzunlukta diğer bir fay yer almaktadır. Tamamıyla ülke sınırları dışında uzanan fay, GD’ya doğru Aras nehri vadisine karşılık geldiği bölümde Türkiye sınırları içinde görülür. Bu fay, Aras nehrini denetlemektedir. Bu bölümdeki üçüncü fay, bu fayların kuzeyinde, tamamen Ermenistan sınırları içinde yer alan yaklaşık 150 km uzunlukta ve K77B gidişli bir faydır. Fayın en batı ucunda Çıldır yer alır ve Çıldır gölünü KD’dan sınırlar. Türkiye KD’sunda yer alan bu faylar, ülke sınırları dışında olsalar bile boyutları, morfolojik durumları, etkiledikleri genç birimler ve ülke içerisindeki faylar ile karşılaştırıldığında deprem açısından yoğun ve büyük bir etkinlik göstermektedirler. Nitekim tarihsel dönemlerde bu faylarda olmuş yıkıcı depremler, KD Anadolu’yu yakından etkilemiştir.

Tendürek (Doğubeyazıt) Açılma Çatlağı: Tendürek yanardağının kuzeyinde yer alan yaklaĢık 10 km uzunlukta, K-G doğrultulu açılma çatlağı, Tendürek açılma çatlağı olarak adlandırılmıştır (Şaroğlu vd. 1987). Kırık, Tendürek yanardağına ait Kuvaterner yaşlı volkanik birimleri ve çıkış merkezini keser. Araştırmacılar, kırığın sol yönlü doğrultu atımlı açılma çatlağı olduğunu belirtmektedir.

Nemrut (Bitlis) Açılma Çatlağı: Nemrut yanardağının kuzeyinde yaklaşık 10 km uzunlukta K-G gidişli açılma çatlağı, Nemrut açılma çatlağı olarak adlandırılmıştır (Şaroğlu vd. 1987). Araştırmacılar, Nemrut yanardağının kuzeyinde olan bu çatlağın en son 1441’de lav çıkartığını belirtmektedir.

Erzurum Yöresi Bindirme Fayları: Erzurum ilinin güneyinde, Pasinler ile Hınıs arasında, neotektonik döneme ait bindirme fayları, bu başlık altında incelenmiştir (Şaroğlu vd. 1987). Bu başlık altında, kuzeye eğimli iki önemli yüksek açılı bindirme fayı yer almaktadır. Bunlardan ilki, Hınıs-Karayazı arasında uzanan yaklaşık 18 km uzunlukta D-B gidişli faydır. Diğeri ise Pasinler-Hınıs karayolunun Pasinler’in 12 km güneyinde yer alan diğer bir bir bindirme fayıdır.

Muş Bindirmesi: Muş havzasının kuzeybatısında, yaklaşık 25 km uzunlukta, BKB-DGD gidişli biindirme fayı, Muş bindirmesi olarak adlandırılmıştır. Doğuda Murat nehrine kadar belirgin olarak izlenebilen fay, Muş havzasını KD’dan sınırlamaktadır. Muş havzasındaki bu bindirmenin güneyinde, Anzar köyü doğusunda, 2 ve 5 km uzunlukta D-B doğrultulu iki bindirme fayı daha yer almaktadır (Şaroğlu vd. 1987).

Kavakbaşı (Bitlis) Fayı: Bitlis’in KB’sında Kavakbaşı ile Muş’un batısında Murat nehri arasında uzanan yaklaşık 55 km uzunlukta K75-85B gidişli fay, Kavakbaşı fayı olarak adlandırılmıştır (Gönüoğlu ve Turhan 1985, ġaroğlu vd. 1987). Araştırmacılar, Kavak başı fayının diri ve 100 km’lik bir alan içinde uzandığını belirtmektedir.

Iğdır Fayı: Iğdır’ın güneyinde, Iğdır ile Zor Dağı arasında, yaklaşık 20 km uzunlukta ve 8 km genişlikte bir zon içinde yer alan K40B gidişli fay, Iğdır fayı olarak adlandırılmıştır (Şaroğlu vd. 1987). Fay, kuzeye sıçrama yaparak Ağrı Dağı’nın kuzey kesiminde, ortasından geçen kırkla birleşerek devam eder. Bu kırık  boyunca  çok  sayıda  volkanik  çıkış  merkezleri  sıralanmaktadır.  Söz konusu fay, Ağrı Dağı’nın kuzeyinden geçen fay ile bir bütün olarak kabul edilirse, toplam uzunluğu 40 km’ye ulaşır. Şaroğlu vd. (1987), fayın açılma bileşenli sağ yönlü doğrultu atımlı olduğunu belirtmektedir.

Doğubeyazıt (Ağrı) – Gürbulak (Ağrı) Fayı: Ağrı, Zor ve Tendürek dağları arasında, 50 km uzunlukta ve 15 km genişlikte bir alan içinde yer alan çok sayıda K55B gidişli kırıklar, Doğubeyazıt-Gürbulak fayı olarak adlandırılmıştır (Şaroğlu vd. 1987). Doğubeyazıt havzasının her iki kenarı bu faylarla sınırlandırılmıştır. Şaroğlu vd.(1987), Doğubeyazıt havzasının bu sıçrama yapan fay arasında bir çek-ayır havza şeklinde gelişmiş olabileceğini ileri sürmektedir. Araştırmacılar, fayın sağ yönlü doğrultu atımlı olduğunu belirtmektedir.

Erzurum Fay Zonu: Erzurum doğusu ile Tortum arasında, 38 km uzunlukta ve 23 km genişlikte bir alan içinde dağılmış olan çok sayıda birbirine paralel KKD-GGB gidişli kırıklar, Erzurum fay zonu olarak adlandırılmıştır (Şaroğlu 1985, Şaroğlu vd. 1987). Bu fay zonundaki en uzun ve sürekli olan faylardan biri 35 km uzunluktadır. Şaroğlu vd. (1987), Erzurum fay zonunun sol yönlü doğrultu atımlı ve Pliyo-Kuvaterner’den beri toplam atımının 25-30 km olduğunu ileri sürmektedir. Fay zonunun arasında, birkaç yüz metre ile birkaç km uzunlukta KKB-GGD gidişli sağ yönlü doğrultu atımlı bir fay sistemi daha yer almaktadır. Erzurum fay zonuna ait ikinci bir fay grubu, Narman ile Horasan arasında, geniş bir zon içinde dağılmış olan ve uzunlukları 1-10 km arasında değişen çok sayıda birbirine paralel KKD-GGB ve KB-GD gidişli kırıklar yer almaktadır. Horasan-Narman arasında yer alan faylardan KD doğrultulu olanlar düşey bileşenli sol yönlü ve KB doğrultulu olanlar ise sağ yönlü doğrultu atımlı faydır. Bölgede son yüzyılda hasar yapıcı olarak kayda geçen deprem 30 Ekim 1983 tarihinde Şenkaya Erzurum da meydana gelen Mw=6.6 büyüklüğündeki depremdir.

Kağızman (Kars) Fayı: Kağızman’ın kuzeyi ile Horasan’ın 30 km GD’su arasında uzanan yaklaşık 90 km uzunlukta, birbirine az çok paralel K65D gidişli birkaç kırıktan oluşan fay, Kağızman fayı olarak adlandırılmıştır (Şaroğlu vd. 1987). Fay boyunca, paralel, kesilmiş sırtlar ve akış-yönünde fayda sona ermiş dereler tipik olarak gözlenir. Şaroğlu vd. (1987), dere ötelenmesine bağlı olarak fayda 3.5 km’lik sol yönlü atımın gelişmiş olduğunu belirtmektedir.

Süphan (Bitlis) Fayı: Adilcevaz ile Erciş arasında, yaklaşık 30 km uzunlukta ve 5 km genişlikte bir zon içinde yer alan birkaç kırıktan oluşan K32B gidişli fay, Süphan fayı olarak adlandırılmıştır (Şaroğlu vd. 1987). fayın sol yönlü doğrultu atımlı olduğunu belirtilmektedir.

Malazgirt (Muş)  Fayı: Malazgirt’in 8 km doğusunda, yaklaşık 20 km uzunlukta ve KKD-GGB gidişli birkaç kırıktan oluşan fay, Malazgirt fayı olarak adlandırılmıştır. Araştırmacılar, Malazgirt-Patnos karayolunun fayla kesiştiği yerde, açılma çatlakları ve basınç sırtlarının gelişmiş olduğunu ve fayın sol yönlü doğrultu atımlı olduğunu belirtmektedir.

Erciş (Van) Fayı: Erciş kuzeydoğusunda, yaklaşık 20 km uzunlukta ve K30D gidişli fay, Erciş fayı olarak adlandırılmıştır (Şaroğlu vd. 1987). Fay, Girekol yanardağının kraterini yakın bir yerde keser. Şaroğlu vd. (1987), morfolojik verilere bağlı olarak fayın sağ yönlü doğrultu atımlı olduğunu ileri sürmektedir.

Hasan Timur Gölü (Van) Fayı: Muradiye’nin yaklaşık 15 km doğusunda, Zor Dağı’nın kuzeyinden başlayan, K48B gidişli sağ yönlü doğrultu atımlı fay, Hasan Timur fayı olarak adlandırılmıştır (Aktimur vd. 1979, Şaroğlu vd. 1987). Fay boyunca, doğrultu atımlı faylara özgü kesilmiş sırtlar, ötelenmiş dereler ve Hasan Timur gölü gibi çek-ayır havzalar gelişmiştir.

Tutak (Ağrı) Fayı: Ağrı’nın GB’sında, Tutak ile Eleşkirt arasında, yaklaşık 50 km uzunlukta, K70B gidişli fay, Tutak fayı olarak adlandırılmıştır (Şaroğlu ve Güner 1979, Şaroğlu vd. 1987). Şaroğlu vd. (1987), fayın sağ yönlü doğrultu atımlı ve toplam atımın 3 km’de daha fazla olduğunu ileri sürmektedir. Tutak fayının GD’sunda bulunan Çaldıran fayı ile bu fay arasında küçük boyutlu bazı faylar daha yer almaktadır.

Balık Gölü (Doğubeyazıt) Fayı: Çaldıran fayının kuzeyinde, Doğubeyazıt ile Diyadin’den geçen yaklaşık 100 km uzunluğunda, KB-GD gidişli fay, Balık Gölü fayı olarak adlandırılmıştır (Şaroğlu vd. 1987). Fay, Ağrı’nın DKD’sundan Balık Gölü kuzeyinden başlar. Burada doğrultusu K15B olup, Balık Gölü’nü batı kıyısından denetler. Burada fayın yer yer KD yer yer de GB blokları düşmüştür. Daha güneyde, fay, Doğubeyazıt düzlüğünde sıçrama yaparak K45B doğrultusunu alır. Şaroğlu vd. (1987), morfolojik verilere göre, fayın eğim atım bileşenli sağ yönlü doğrultu atımlı ve toplam atımının 1 km civarında olduğunu ileri sürmektedir.

Çaldıran (Van) Fayı: Muradiye’nin 20 km kuzeyinden ve Çaldıran içinden geçen yaklaşık 50 km uzunlukta, KB-GD gidişli fay, Çaldıran fayı olarak adlandırılmıştır (Şaroğlu vd. 1987). Fay, Aladağlarının doğu devamı olan Azizan dağından başlar, K70B doğrultulu olarak GD’ya doğru devam  eder. 24.11.1976 depreminde (Ms=7.3), Alaçayır köyünün 1.5 km doğusunda, 370 cm’lik sağ yönlü yatay atım gelişmiştir (Arpat vd. 1977). Deprem kırığı, Holosen’e ait fay izi boyunca meydana gelmiştir. Atım miktarı, kırığın doğu ucunda batı  ucuna göre azalmıştır. Araştırmacılar, Çaldıran’ın 1.5 km batısında, deprem kırığında 1976 yılında 2.06 m; 1977’de 2.65 m; 1979’da 2.94 ve 1982’de 2.98 m yatay atımlar ölçtüklerini belirtmektedirler. Bu artışlar, fayın depremden sonra da bir sure hareket ettiğini göstermektedir. 1976 depreminin dış- merkezi, Çaldıran civarında yer almasına reğmen, atım miktarları, Çaldıran batısında daha fazladır. Diğer yandan kırığın doğu ucunda atım miktarı daha azdır. Bu durum, kırığın doğusu ile batısı arasında belirgin bir litolojik farklılığın olduğuna işaret etmektedir. Söz konusu depremde toplam 55 km’lik bir yüzey kırığı gelişmiştir (Arpat vd. 1977). Depremin odak mekanizması çözümü sağ yönlü doğrultu atımlı faya işaret etmektedir (Toksöz vd. 1978, Jackson ve McKenzie 1984).

DOĞU ANADOLU SIKIŞMA BÖLGESİ ÜZERİNDE MEYDANA GELEN TARİHSEL VE ALETSEL DÖNEM (M ≥ 5.5) DEPREM AKTİVİTESİ:

Tarihsel Dönem Depremleri: 28 Mart 1646 Van, 14 Haziran 1679 Erivan, 2 Aralık 1685 Yukarı Murat Vadisi, 8 Mart 1715 Van, 9 Ekim 1766 İspir, 1840 Ağrı, 21 Ocak 1859 Erzurum, 1 – 2 Haziran 1859 Erzurum, 5 – 25 Mart 1871 Van depremleri

Aletsel Dönem Depremleri: 12 Temmuz 1900 Kağızman (Kars) Ms=5.9, 8 Kasım 1901 Erzurum Ms=6.1, 28 Nisan 1903 Malazgirit (Muş) Ms=6.3, 13 Eylül 1924 Köprüköy (Erzurum), 6 Mayıs 1930 Salmas (İran) Ms=7.6, 12 Kasım 1934 Çapakçur (Bingöl) Ms=5.9, 1 Mayıs 1935 Hamur (Ağrı) Ms=6.0, 10 Eylül 1941 Ağrı (Ms=6.0), 3 Ocak 1952 Hınıs (Erzurum) Ms=5.8,  24 Kasım 1976 Çaldıran (Van) Mw=7.0, 30 Ekim 1983 Şenkaya (Erzurum)-Sarıkamış (Kars) (Mw=6.6), 18 Eylül 1984 Balkaya (Erzurum) Mw=5.5, 7 Aralık 1988 Spitak (Ermenistan) (Mw=6.7), 3 Aralık 1999 Şenkaya (Erzurum) Mw=5.7, 15 Kasım 2000 Gevaş (Van) Mw=5.5, 25 Mart (Mw 5.6) ve 28 Mart (Mw 5.6) 2004 Aşkale (Erzurum), 25 Ocak 2005 Hakkari (Mw=5.8), 23 Ekim 2011 Van (Mw=7.1, Mw=6.0), 09 Kasım 2011 Edremit (Van) Mw=5.7 depremleri.   

Kaynak:

  • Demirtaş, R.  Türkiye Diri Fayları, Deprem Etkinlikleri, Paleosismolojik Çalışmalar ve Gelecek Deprem Potansiyelleri. 
  • F. Tuba Kadirioğlu, Recai F. Kartal, Tuğbay Kılıç, Doğan Kalafat, Tamer Y. Duman, Selim Özalp, Ömer Emre, An Improved Earthquake Catalogue (M ≥ 4.0) For Turkey And Near Surrounding (1900-2012). 2nd European Conference on Earthquake Engineering and Seismology, İstanbul Aug. 25-29,2014.Page:411-422 (Proceedings Book)